İtirazın kaldırılması ve itirazın iptali kavramları sıkça karıştırıldığı için bu makalemizde iki düzenleme arasındaki farklara değinmek istedik.
Alacaklı olduğunu ispatlamak için elinde İcra ve İflas Kanunu 68-68/a maddelerinde değinilen belgeler olmayan veya bu belgeler olsa da itirazın kaldırılması yolunu tercih etmeyen alacaklının, takibe itiraz eden borçlunun itirazını ortadan kaldırmak ve takibin devamını sağlamak için açtığı davaya itirazın iptali davası denir.
Alacağı İİK madde 68/1‘de sayılan belgelerden birine dayanan alacaklının, icra mahkemesine başvurarak borçlunun itirazın giderilmesi ve takibin devamını sağlaman için başvurduğu yol ise itirazın kaldırılması yoludur. Konuyla ilgili icra avukatı ile görüşerek profesyonel hukuki destek almanız sizler için faydalı olacaktır.
İçerik Bilgisi
Toggleİtirazın Kesin Kaldırılması ve İtirazın İptali Farkları
İtirazın kesin kaldırılması ve itirazın iptali konularının farkları sıklıkla karıştırılmaktadır. İki kurum arasındaki farklar ise şu şekildedir:
- İtirazın iptali, bir davadır. Ancak itirazın kesin kaldırılması, karşıt görüşler olsa da bir dava değil, bir başvuru yoludur.
- İtirazın iptali davası genel mahkemelerde görülür. Davanın görüleceği mahkeme, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkiye göre tüketici, iş veya asliye ticaret mahkemeleri olabilmektedir. İtirazın kesin kaldırılması kurumunda görevli mahkeme, icra mahkemeleridir.
- İtirazın iptali yoluna başvurmak isteyen alacaklı, borçlunun itirazının kendisine tebliğinden itibaren 1 yıl içerisinde genel mahkemelerde davayı açmalıdır. İtirazın kaldırılması yoluna gitmek isteyen alacaklı ise itirazın kendisine tebliğinden itibaren 6 ay içerisinde bu yolu başvurmalıdır.
- İki kurum arasında harç ve vekalet ücretleri konusunda da farklar bulunmaktadır. İtirazın iptalinde, istenen alacağın tutarına göre nisbi harç alınmakta ve dava sonunda nisbi vekalet ücretine hükmedilmektedir. Ancak itirazın kaldırılmasında maktu (sabit) harç alınır ve dava sonucunda maktu vekalet ücretine hükmedilir.
- İtirazın iptalinde alacağın likit olması veya bir belgeye dayanıyor olması gerekmez. İtirazın kaldırılması ise alacağın likit olduğu ve bu alacağın İİK. 68. maddede belirtilen belgelerden birine dayandığı hallerde mümkündür.
- İtirazın iptali davasında ispat bakımından genel hükümler uygulanır. Hukuka uygun her türlü delille ispat edilebilir, tanık dinlenebilir, ticari defter kayıtları incelenebilir. İtirazın kaldırılmasında ise, sınırlı bir inceleme söz konusudur. Tanık dinlenmez, yemin teklif edilmez, ticari defter kayıtları üzerinde inceleme yapılmaz.
- İtirazın iptalinde borçlu, itiraz nedenleriyle bağlı değildir. Daha önce icra takibinde belirtsin veya belirtmesin dava aşamasında, süresinde vereceği cevap dilekçesinde her türlü savunma nedenlerini ileri sürebilir. İtirazın kaldırılmasında ise, borçlu itiraz nedenleri ile bağlıdır. Borçlu duruşmada senet metninden anlaşılanlar dışında icra takibinde ileri sürdüğü itiraz nedenlerinden başka itirazlar öne süremez.
- İtirazın iptali davası açan alacaklı, bundan feragat ederek icra mahkemesinde itirazın kaldırılmasını talep edemez. İtirazın kaldırılmasında ise, daha önceden bu yola başvuran alacaklı, daha sonra genel mahkemelerde itirazın iptali davası açabilir.
- İtirazın iptalinde mahkemece verilen hüküm, maddi anlamda kesin hüküm oluşturur. Ancak itirazın kaldırılmasında, talebin reddi veya kabulü kararları maddi anlamda kesin hüküm oluşturmaz.
Konu Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Evet, itirazın kaldırılması yolunda verilen kabul veya ret kararı maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. Bu nedenle talebi reddedilen alacaklı, süresi içindeyse genel mahkemelerde itirazın iptali davası açabilir.
Evet. İtirazın iptali davasında, her türlü itiraz nedenleri ileri sürülebilir. İcra takibinde imzaya itiraz etmeyen borçlu, itirazın iptali davasında imzayı inkar edebilir.
Evet, açılabilir. İtirazın kaldırılması yolu, maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediğinden itirazın kaldırılması icra mahkemesinde görülürken, genel mahkemede itirazın iptali davası açılabilir. Burada derdestlik itirazı söz konusu olmaz. Ancak itirazın kaldırılması yolu icra mahkemesinde ıslah yoluyla itirazın iptaline dönüştürülemez. Zira itirazın iptali davasında görevli mahkeme, icra mahkemesi değildir.